16 Ağustos 2012 Perşembe

KANSERE ÇARE



http://www.worldwithoutcancer.org.uk/index.html

Bu sayfadaki yazilarin cok müthis, ve bir cok "gizli dünya yönetenlerini" rahatsiz ediyor..
O kadar ki, mesela "World Without Cancer", yani "Kanseriz Dünya" isimli kitap, halen bir cok dillere cevrilmedi!..
Mesela malesef türkceye cevrilmedi. Sn.Erdogan ve Sn.Gül bu kitabi DUYSA, mutlaka ceviri icin el atarlar!..
DUA edin türkceye cevrilsin.
-------------------------------------------------------------------------------------
Y
ani sunu bilin ki, KANSER diye bir hastalik yok!..

kanser, sadece vitamin B17 eksikligi!...

Baska birsey degil!..

Kemo, ameliyat veya degisik agir haplar almaniza gerek yok!..

Düsünün bir zamanlar denizciler, cok sayida nicin öldüler?

İskorbüt denilen hastaliga yakalaniyorlardi..

Cok sayida insan öldü...

ve bazilari da bundan cok büyük PARA ve gelir elde etti!..

Sonra ne buldular?..

Meger İskorbüt sadedce vitamin C eksikligi imis!..

Yani hastalik bile degil!...

KANSER de öyle!...

KANSER SANAYISI var artik!..

KANSER den milyar milyar milyar kere milyar PARA kazananlar var!...

Bu konu cok uzun. Cok derin!..

KANSERSANAYISININ kökü, ta ikinci dünya savasina kadar dayaniyor!...

Ne dolaplar dönüyor...

SIZ INANMAYIN!...

her gün sadece 15-20 kayisi cekirdegi yemeniz yeterli!..

kanser olmussaniz, önce KANSERIN ne oldugunu ANLAMAYA calisin!.. KORKMAYIN!...

Sakin KEMO felan yapmayin!...

ARASTIRIN önce!...

Biz bu siteyi bazi "sözde doktorlarin sayfasina gönderdik, face" üzere, 5 dak gecmeden "yorumsuz" olarak sildiler!...

SIZ bu kitabin TÜRKCEYE CEVILMESI icin DUA edin!...

veya bunu basarabilecek kisilere yönlendirme yapin!..

COK COK ÖNEMLI bir eser bu!..

tekrar edelim:

Günümüzde İskorbüt den ölen var mi artik?...

YOK!...

Caresi biliniyor...

Peki KANSER?...

SANAYI haline gelmis!...

Caresi cokdan bulundu:

VITAMIN B 17 eksikligi!...

Hepsi bu!...

Lütfen arastirin bu konuyu.

ARAŞTIRMA SONUCU:

acı kayısı çekirdeğindeki kanser önleyici madde olarak bilinen Amigdalin veya Vitamin B17 adlı madde BULUNDU.
İnönü Üniversitesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yunus Önal, “Toplam kayısı üretimi ile beraber, iç çekirdek üretimimiz yıllık ortalama 25 bin tondur. Tatlı kayısı çekirdeği ortalama yüzde 35 ile 40 arasında yağ içermekte olup, bu yağ endüstriyel bir ürün olarak kullanılmaktadır. Türkiye’de yine bilinmiyor ama bundan daha önemlisi acı kayısı çekirdeğinde kanser önlemede kullanılan madde olarak bilinen Amigdalin ya da Vitamin B17 hakkında araştırmalarımız var. Bu konuda araştırmalarımız başladı. Acı kayısı çekirdeğindeki bu Amigdalin ya da Vitamin B17 dediğimiz dünyada en fazla acı kayısı çekirdeğinde var, yüzde 6 oranında. Bu madde günümüzde Amerika’da kanser tedavisinde kanser önleyici madde olarak yaygın bir şekilde kullanılıyor. Avrupa’da birçok ülkede kullanılıyor. Bizim şuandaki yoğun araştırmalarımız bu madde üzerine. Özellikle, Malatya’daki acı kayısı çekirdekleri bu açıdan oldukça zengin. Bunu yaptığımız ön çalışmalarda, yüzde 6 civarında saf olarak sentezledik. Bir proje ile de bunun endüstriyel üretiminin yapılması aşamasındayız. Bu konuda Malatya’daki çekirdek üreticileri ile ön görüşmelerimizi tamamlamış durumdayız” dedi.

Yrd. Doç. Dr. Yunus Önal, “Bu konu şimdiye kadar biliniyordu. Ama Türkiye’de bilinmiyordu. Çünkü, kayısı ile özdeşleştirecek olursak, kayısının dünyadaki rantı 1.5 milyar dolar. Malatya’ya gelen para 150 milyon dolar. Ama kayısı çekirdeği yağını dünyadaki rantı yaklaşık 2.5 milyar Euro..Bunun Malatya’ya girdisi kayısını kendisinden çok çok daha az. Amigdalin açısında düşündüğümüzde bu, söylediğimiz rakamların bir kaç kata katlayacak boyutlarda. Çünkü Vitamin B17′nin perakende satış fiyatı, kilo fiyatı yaklaşık 1 milyon dolardır. Bu da konunun önemini daha da açıkça izah etmektedir” ifadelerini kaydetti.

Çin ve Fransa’nın Türkiye’de önemli ölçüde kayısı çekirdeği aldığını belirten Yrd. Doç. Dr. Yunus Önal, “Bundan sonrası, Malatya için söylüyorum, hedefimiz bilimsel olarak ve endüstriyel olarak bu iki konuyu bir arada buluşturup, Amigdalin’in yada vitamin B17′nin Malatya’da üretimini sağlamak.Kayısı çekirdeğini tamamen Malatya ekonomisine kazandırmak istiyoruz” şeklinde konuştu.

Acı kayısı çekirdeğinden kanser tedavisinde kullanılan Amigdalin veya Vitamin B17′nin üretiminin çok kolay olduğunu belirten Yrd. Doç. Dr. Önal şu şekilde konuştu:

“Üretimi kolay bir proses. Pahalı bir proses değil. Ama işin şu acı tarafı var; Sağlık Bakanlığı’nda bu tür bir maddenin tanımlanması yok. Bu da projede önemli bir kısıtlayıcı bileşen oluyor ama biz projede tüm bu olumsuzlukları göz önüne alarak konuyu çalışacağız. Çalışmaya devam ediyoruz.”

Yrd. Doç. Dr. Yunus Önal, “Amerika’da, ABD Sağlık Dairesi 100 Miligram tabletler halinde satılabilir şeklinde onayını vermiş. Amerika’da kanser önleyici olarak ayda bir kullanılmak üzere satışı mümkün” dedi.

Ayrıca Kanserle İlgili Şu Konuya Bakmanızda Tavsiye Olunur Tıkla

6 Ağustos 2012 Pazartesi

Bebeklerde Gaz Sancısına (Kolik) Ne İyi Gelir...


    Özellikle erkek bebeklerde görülen gaz sancısına ne iyi gelir, gaz sancısı nasıl giderilir, koliğe ne iyi gelir, gaz sancısı nasıl giderilir..? Bebeklerde gaz sancısını gidermenin yöntemleri... Mutlaka okuyun
  1. Öncelikle bebeğinize karşı sabırlı olun ve mümkün olduğunca çok sevgi ve şefkat gösterin. İçinde bulunduğu sıkıntılı ve sancılı durumda sizin sevgi ve şefkatiniz onu rahatlatacaktır.
  2. Mamasına günde bir çay kaşığı zeytinyağı koyun.
  3. Eğer emziriyorsanız günde 1 çay kaşığı kimyonu direk ağzınıza atıp üstüne su için.
  4. Mamasını çalkalayarak yapmayın, dairesel hareketlerle karıştırın. Böylece hava kabarcığı oluşmaz ve gaz yapmaz.
  5. Biberonlarını sterilize edin. Bazı bakteriler de gaza sebep olabiliyormuş.
  6. Karnına sıcak su torbasını bir kat battaniyenin üstünden koyun.
  7. Karnına saat yönünde parmaklarınızı orta şiddette bastırıp gezdirerek masaj yapın. o esnada gaz çıkartmaya başlarsa parmaklarınızı kımıldatmadan olduğu yerde biraz daha bastırın.
  8. Kucağınızda hafif eğik yatırarak tam belinin üstüne masaj yapın, okşayın ve hafif hafif vurun.
  9. Uyuturken hafif yan yatırıp bir elinizi karnına hafifçe bastırıp  bir elinizle sırtına hafif hafif (pıt pıt) vurun.
  10. Bebeğinizi sırtüstü yatırarak bacaklarını; dizleri karnına doğru gelecek şekilde yavaşça ittirin ve hareketi 5-10 kez tekrarlayın.
  11. Her alt değiştirmenizde karnına, ayak tabanlarına ve topuklarına "acı elma yağı (adaçayı yağı)" sürerek masaj yapın.
  12. Göbeği omzunuza gelecek şekilde kucağınıza alıp yukarıdan aşağıya doğru sırtına hafif sertçe vurun .
  13. Kucağınızda yatar pozisyonda tutup beline hafifçe vurun ve okşayın.
  14. Eğer gaz çıkarmaya çalışan kişide bir süre gaz çıkarmazsa başka birinin kucağına vermeyi deneyin.
  15. Bulunduğu odayı değiştirin.
  16. Elektrik süpürgesi, saç kurutma makinesi gibi gürültülü aletler çalıştırarak, parlak bir ışığa baktırarak ya da tv izleterek dikkatini dağıtmaya çalışın.
  17. En etkili yöntem ise eğer gaz sancısı kesilmiyor ve sürekli ağlıyor ise bir kovaya göğüs hizasına gelecek kadar 38-39 derece su doldurup içine oturur pozisyonda tutun ve karnını ovun. Benim bebeğim neredeyse 2-3 ayını kovada geçirdi diyebiliriz.
  18. Günlük toplam 100 ml' i geçmeyecek şekilde rezene çayı içirin. Bebeklerde gaz sancısı rezene çayıyla önemli ölçüde giderilmektedir.
  19. Ben mamasına günde 4 kere 7 damla metsil damlatıyordum bu da çok işe yarıyor. 
  20. Gaz yapan yiyeceklerden uzak durun.
  21. Bacaklarını karnına doğru çekebildiği pozisyonlarda tutun.
ÖNEMLİ: Bebeğiniz yüzüstü yattığında da rahatlayacaktır. Ancak sakın bu pozisyonda yatırmayın. Çok tehlikeli sonuçlar doğurabilir. İlk 4-5 ay bebeklerin yüzüstü yatması kesinlikle çok tehlikelidir.

    Evet oğlunun gaz sancısından ağladığı zamanlarda onunla birlikte hüngür hüngür ağlayan bir anneden tavsiyeler. Siz sakinliğinizi korumayı başarırsınız umarım. Gelelim gaz sancısı ne zaman biter sorusuna? Genellikle 3-4 aylıkken biter ama bu süre uzayabilir de... Dua edelim de uzamasın... Benim oğlum şimdi 4.5 aylık ve gaz sorunumuz bitti çok şükür.

5 Ağustos 2012 Pazar

ANNELİK PSİKOLOJİSİ

    Siz Anne olmaya,  düşüne taşına, zamanını bekleyerek, hazır hissederek karar verilmesi gerektiğini düşünenlerden misiniz? O zaman size bir haberim var: Ne kadar hesaplarsanız   hesaplayın, kendinizi ne kadar hazır hissederseniz hissedin yine de her şey "damdan düşer gibi" olacak.
   Kucağınıza aldığınız o minicik şeyin ne kadar büyük bir sorumluluk olduğuna siz bile inanamayacaksınız ve bir şeyi bu kadar çok nasıl sevebildiğinize tabi :). Başlarda Anne olmak  hem çok güzel hem de çok yıpratıcı bir süreç. Ama başınıza gelecekleri internet sitelerindeki uzmanların yanı sıra çevrenizdeki yeni anne olmuş kimselerden dinlemenizi şiddetle tavsiye ederim ben bir Yeni Anne olarak.
   İnsan hamileliği boyunca çocuğunu doktorları söylediklerine göre yetiştirmek istediğini savunup deneyimli insanları daha çok ikinci plana atıyor. Ancak doğduktan sonra işler değişiyor çünkü doktorların yaklaşımı daha katı ve alternatifsiz. Siz doğal olarak hamilelik sırasında bunları uygulamak isterken, o minnacık kalbi kuş gibi elinizde atan bebeğinizi kucağınıza alınca bunu yapamayacağınızı anlıyorsunuz. Örn; doymasa bile takviye mama vermeyin, yanınızda yatırmayın gibi.
     İçinizde henüz çok tanışmadığınız, gerekirse bebeğini korumak için bir panter kadar yırtıcı olabilecek o güçlü kadını hissetmeyi planlayamıyorsunuz.
   Ve tabi bütün bunların yanında onu ne kadar severseniz sevin değişen hatta yok olan sosyal hayatınızın ne kadar sizi etkileyebileceğini de.
    Sadece şunu unutmayın ki hissettiğiniz her şey o sürecin bir parçası ve hızla değişecek, yoluna girecek. Ne eskisi gibi dışarı çıkamadığınıza üzüldüğünüz için suçluluk hissedin ne de bebeğinizi kurallara göre büyütemediğiniz için vicdan azabı duyun.
      Yaşadığınız o bir kaç aylık dönemi üzüntülerle değil mutlulukla tadını çıkararak geçirin çünkü bebeğinizin o güzel anlarınızı yalnızca bir kez yaşayabileceksiniz.